Saturday, 23 March 2013

Elimin Emeği, Gözümün Nuru Seramiklerim


İkebana ve seramik hayatıma neredeyse eş zamanlı girdiler ve dünyamı zenginleştirdiler. Henüz her ikisinde de çok tazeyken yaptığım üç sevgili toprak kabımı, (kase, vazo, her nasıl adlandırırsanız) çok severek kullanıyorum. Yandaki resimde, Joelle'in atölyesinde ilk yaptığım vazoyu, ilk kez elime aldıktan sonra yaptığım düzenlemeyle görüyorsunuz. 



Bu düzenleme baharın ikili ruhuna, soğuğun içinde açan çiçeklere gönderme olsun. Bu resimde gördüğünüz seramik kap derin değil ve içini parlak bir su mavisiyle sırladım. Suyun göründüğü bir aranjmanda kullanılınca çok etkileyici oluyor. 


Bu aranjmanı da çok severek yapmıştım. Kızıl kahve topraktan kayığa benzeyen formuyla bu vazonun lalelerle birbirine yakıştığını düşünüyorum. Fotoğrafı çekmek için yer değiştirirken en öndeki lale devrilmiş. Vazonun kenarına değiyor. Bu Sogetsu Ikebana'da pek istenmez, özellikle temel pozisyonlarda hata kabul edilir. 


Sunday, 3 March 2013

Kız Çocukları Bayramı, Uç Veren Bahar ve Şeftali Dalları

Şeftali Dalları, Sarı Lale ve Frezyalar
Büyük bir hevesle kutladığım Oğlan Çocukları Bayramı gibi, Japonya'da her yılın 3. ayının 3. günü kutlanan Kız Çocukları Bayramı'nı da çok seviyorum. 

"Hina-Matsuri" (Oyuncak Bebek, Biblo Festivali diye çevirebilirim sanırım) adı verilen bu bayram sırasına Japon'lar evlerinde özel sergi köşeleri hazırlıyorlar. Burada günün şerefine hazırlanmış ikebananın yanında, özenle saklanan, kuşaktan kuşağa aktarılan biblolar, geleneksel kıyafetli bebekler sergileniyor. 


Her evde, öncelikle imparator ve imparatoriçe olmak üzere, saray erkanını ve halkını simgeleyen bir dizi bebek 

(çoğunlukla 15 adet) ve bunlara eşlik eden simgesel minyatür aksesuarlar, evdeki her kız çocuğunun şerefine alınıyor ve her yıl mart ayının 3. günü sergileniyor. Bayram bitiminde de özenle kaldırılıp, bir sonraki yıla kadar saklanıyor.

Ben bu harikulade bayramla, ikebana derslerim vesilesiyle tanıştım. Yukarıdaki resimde gördüğünüz çok keyif alarak yaptığım bu düzenlemeyi, kendime, kız kardeşime, anneme, hem küçük birer kız çocuğu hem koca kadınlar olan sevgili dostlarıma ve onların kızlarına sunuyorum :)

Şeftali ağacı dalları ve çiçekleri bu düzenlemenin olmazsa olmazlarından. Bir kaç dal, uç veren baharı, yeniden canlanan doğanın neşesini evinize taşıyıveriyor. 


Sarı üçgen plastik yayvan vazonun yarattığı yenilikçi, neşeli ve asimetrik etki, bahar dallarıyla birlikte kullanılan sarı lale ve  frezyalarla birlikte, bu taze ve oyuncu düzenlemenin ruhuna cok uydu. Pembe çiçeklerin henüz tamamının açmamış olduğuna dikkatinizi çekerim. Tomurcuklarla olgun çiçeklerin aynı dal üzerinde, aynı düzenleme içinde kullanılması, yarattığı dinamik görsel etkinin yanısıra, benim için hayatımdaki her yaştan kız çocuklarını simgeliyor.  


Teknik bir detay: Şeftali dalları, çoğunlukla düz dallar oldukları için, eğer mümkünse en özgün olanlarını seçmeye çalışın ve kullanırken farklı yanlarını ortaya çıkarın. Tomurcuk ve çiçekler narin olduğu ve çok çabuk düşecekleri için de dalları keserken veya kenzana (çivili çiçek takacağına) takarken özenli hareket edin. Bahar dallarını tüm uzunluğu ve görkemi ile kullanmak, kısa boylu aranjmanlar yapmaktan daha güzel ve etkili sonuçlar veriyor.



Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...